Assassins Creed 2 Tam Çözümü
Assassins Creed 2 Verilen Görevlerin Listesi (Görev listesi), hangi bölüm nasıl geçilir, oyun yamaları, oyun çözümleri
Beginning
Outside the Animus
Sequence 01: Ignorance Is Bliss
Boys Will Be Boys
You Should See the Other Guy
Sibling Rivalry
Nightcap
Paperboy
Petruccio’s Secret
Beat a Cheat
Friend of the Family
Special Delivery
Jailbird
Florence
Family Heirloom
Florence
Last Man Standing
Sequence 02: Escape Plans
Fitting In
Ace Up My Sleeve
Judge Jury Executioner
Laying Low
Arrivederci
Sequence 03: Requiescat in Pace
Roadside Assistance
Casa Dolce Casa
Monteriggioni
Practice Makes Perfect
What Goes Around
Tuscany
A Change of Plans
Sequence 04: The Pazzi Conspiracy
Practice What You Preach
Fox Hunt
See You There
Novella’s Secret
Wolves in Sheep’s Clothing
Farewell Francesco
Sequence 05: Loose Ends
Four to the Floor / A Blade with Bite
Evasive Maneuvers
Monteriggioni
Town Crier
Come Out and Play
The Cowl Does Not Make the Monk
Behind Closed Doors
With Friends Like These
Sequence 06: Rocky Road
Road Trip
Romagna Holiday
Tutti a Bordo
Forli
Sequence 07: The Merchant of Venice
Beginning
Venice
Benvenuto
That’s Gonna Leave a Mark
Building Blocks / Cleaning House
Breakout
Monkey See Monkey Do
By Leaps and Bounds
Clothes Make the Man
Everything Must Go
Sequence 08: Necessity Mother of Invention
Birds of a Feather
If at First You Don’t Succeed.
Nothing Ventured Nothing Gained
Well Begun Is Half Done
Infrequent Flier
Sequence 09: Carnevale
Knowledge Is Power
Damsel in Distress
Nun the Wiser
Ribbon Round-Up
And They’re Off
Cheaters Never Prosper
Having a Blast
Sequence 10: Force Majeure
An Unpleasant Turn of Events
Caged Fighter
Leave No Man Behind
Assume the Position
Two Birds One Blade
Sequence 11: Alter Egos
All Things Come to He Who Waits
Play Along
Sequence 12: Battle of Forli
A Warm Welcome
Bodyguard
Holding the Fort
Godfather
Checcomate
Far from the Tree
Sequence 13: Bonfire of the Vanities
Florentine Fiasco
Still Life
Doomsday
Arch Nemesis
Port Authority
Upward Mobility
Last Rites
Hitting the Hay
Climbing the Ranks
Surgical Strike
Power to the People
Sequence 14: Veni Vidi Vici
Beginning
X Marks the Spot
In Bocca Al Lupo
In Bocca Al Lupo (cont.)
In Bocca Al Lupo (cont.)İlk oyuna dair küçük bir video seyredip anıları tazeledikten sonra asıl oyuna dönüyoruz. Kahramanımız olanları anlama çabasında asistan kıza sorular sorarken kendisinden Animus adlı cihaza yatması isteniyor. Herhangi bir tuşa basarak Animus’a uzanın. 15. yüzyıl İtalyası’nda doğum sancıları içinde bir kadın gelecek ekrana. Çocuk doğduktan sonra babası kucağına alıp savaşçı ruhunu göstermesini bekliyor. Bunun için ekranın sağ alt köşesinde görünen tuşlara basın. Daha sonra yine günümüze dönüp hemen araştırma tesisini terk etmeniz gerekecek. Asistan kızı takip edin. Bir asansöre biniyorsunuz. İndikten sonra kameranın da gösterdiği ofisin öbür ucundaki asansöre dikkat çekmeden ulaşmanız lazım. Bunun için asistan kızı takip edin. Hedefe varınca asistanın kartının geçersiz olduğunu fark ediyoruz. Herhangi bir tuşa basıp Eagle Vision denen kartal görüşüne geçin. Tuşların üzerinde görünen parmak izlerinden kahramanımız birkaç kez deneyerek doğru şifreyi bulacak ve sonrasında asansöre bineceksiniz. Asansörden inince gelen güvenlik görevlileriyle dövüşün çok zorlamayacaktır. Daha sonra asistanın arabasına varacaksınız ve garaja girmeniz gerekecek.
Bir müddet yolculuktan sonra başka bir tesise varıyoruz. Bu da Animus’u yönetenlere muhalif olarak kurulmuş. İçerideki iki elemanla tanışıp konuşun. Sonra Animus 2.0 olarak adlandırılan rakip Animus’a oturmak için herhangi bir tuşa basın.
1476 – FIORENTINA
Hikayemiz artık başlıyor. Başta gördüğümüz bebek büyüyüp delikanlı olmuş. Sokakta çıkan bir kavgaya karışıyorsunuz. X’a basarak dövüşün. İkinci dalgadan sonra adamlar geri çekiliyor. Yere serdiğiniz elemanların yanına giderek O’a basın ve paralarını toplayın. Yakınınızda beyaz ışıkla işaret edilen adamın yanına gidin bu sizin abiniz. Üçgene basıp konuşun. Daha sonra birlikte doktora gidiyorsunuz. Ona 200 florin bayılıp tedavi olun. Artık canınız her azaldığında içinde bulunduğunuz şehirde yer alan aynı maskeli doktorlara gidip hem tedavi olabilecek hem de 5 adete kadar ilaç satın alabileceksiniz.
Abiniz Federico sizi hâlâ çocuk olarak görüyor. Onunla yarışın. Bunun için sonraki her görevin de öncesinde çıkacak görev onay ekranında X’a basın. Yarış sonunda eve varıyorsunuz. Kardeşiniz Christina’nın yanına gidin. Sonrasında haritada beliren yeni hedefe gidin ama nöbetçilere dikkat edin. Burası sevgilinizin evi. Pencereden içeri dalıp biraz heyecan yaşayabilirsiniz. Bunun için içerideyken ekranda görülen tuşlara vaktinde basın. Ama çok şey umut etmeyin. İçeride olan biteni göremiyorsunuz. Aradan vakit geçtikten sonra kızın babası geliyor. Tabii ki durumdan hoşnut olmayıp nöbetçileri peşinize takıyor. Bunları atlatıp kendi babanızın yanına mektubu teslim etmeye gidin.
Fakat hedefe vardığınızda babanızın orada olmadığını fark edeceksiniz. Hedefler ünlem (!) işaretiyle gösterildiğinden bundan sonra sadece hedefe gidin yazacağım. Yeni hedefimiz Giovanni. Kapıyı çalıp içeri girin. Daha sonra Petruccio ile konuşun. Size kartal tüyleriyle alakalı bazı şeyler anlatıyor. Oyun boyunca her şehirde belli başlı yerlere dağılmış kartal tüyleri göreceksiniz. Toplamda yüz adet olan bu ek görevi tamamladığınızda topladığınız tüyleri Petruccio’nun odasındaki sandığa götürüp neler olduğuna bakabilirsiniz. Böylelikle küçük adamın sırrını öğrenebilirsiniz. Daha sonra Claudia’ya gidin ve konuşun. Sevgilisi kız kardeşinizi aldatıyormuş yani tam ağabeylik zamanı. Doğruca haritadaki hedefe gidin. Orada tombul bir hatunla oynaşan adam müstakbel enişteniz. Ekranda görünen tuşlara basarak herifin hakkından gelin. Daha sonra tekrar geri dönüp annenizle konuşun ve onu takip edin.
Tarihin meşhur sanatkârlarından Leonardo da Vinci’yle tanışma vakti. Başta içiniz çok ısınmasa da kutuyu taşımada ona yardım etmelisiniz. Bu iş bittikten sonra babanızın yanına gidip kapıyı çalın. Babanız yeni bir mesaj göndermek istiyor. Üç farklı hedef var ve bunlardan biri kafeste. Kafestekine gelince O tuşuna basın ve görevi tamamlayın. Tekrar eve dönün. Fakat babanız tutuklanmış. Nöbetçilerden sakınarak haritada işaretli babanızın hücresine tırmanın. Orada geçen diyalogdan sonra babanızın bahsettiği sandığı bulmak için ofisine gidin. İçeri girdiğinizde kartal görüşüne geçin. Sonra kapı açılıp sandıktan her şey alınıyor. Artık sağ yön tuşuna basarak kılıcınızı seçebilirsiniz.
Babanız ve kardeşiniz idam edilecek. Önlemek için meydana gidin. Ama babanız dostu tarafından ihanete uğrayıp idam ediliyor. Burada küçük bir mücadele yaşanıyor. Artık yüzünüzü herkes tanıyor dikkat edin. Buradan hizmetçinizin ablasının evine gideceksiniz. Buraya varınca günümüze dönüyoruz ve Shaun konuşuyor. Kartal görüşüne geçin ve sembole bakın. Burada hepsinin ortak noktası “Elma” olan resimleri yani The FallJudgement of Paris Idun and the Apples Hercules ve Atalanta’yı seçeceğiz. Küçük bulmaca tamamlanıyor. Start’a basıp devam edin.
Şimdi aşağı inip kapıyı çalın. Buranın bir genelev olduğunu görüyorsunuz. Paolo size şehirde fahişeleri nasıl kullanacağınızdan bahsediyor. Bir-iki pratik yapmak için önce bahçedeki fahişe gruplarından birinin arasına girip durun. Böylelikle izinizi kaybettirebiliyorsunuz. Daha sonra Paolo’yu takip edin. Yol boyunca 3-5 kişilik sivil grupların arasına girerek nöbetçilerin gözüne çarpmamaya dikkat edin. Sivil gruplara karışınca grileşip onlardanmış gibi görünüyorsunuz. Bu özelik oyun boyunca çok işinize yarayacak. Paolo şimdi de sizden 5 kişiden para çalmanızı istiyor. Bunun için insanların üzerine yürümeniz ve X’a basmanız yeterli. Ama çaldıktan sonra oradan uzaklaşın yoksa yakalanabilirsiniz.
Sıra da Vinci’ye gitmekte. Silahlarınızı yaptırın. Nöbetçinin biri kapıyı çalıyor ve da Vinci’yi götürüyor. Peşlerinden çıkın ve yan avluda nöbetçi sanatkârımızı öldürmeden onu arkadan bıçaklayın. Cesedi sırtlayıp içeri taşıyın. Araştırma amaçlı devlet Leonardo’ya zaten birçok ceset gönderdiğinden bu bir tane fark edilmeyecektir. Sonra tekrar Paolo’ya gidin. Sizden Uberto’ya gitmenizi istiyor. Oraya vardığınızda Uberto’yu takip edin. Kimseye görünmeden yanına yaklaşıp bıçaklayın. Paolo’ya geri dönün. Ekranın sol üst köşesindeki sembol aranma seviyenizi gösteriyor. Ne kadar kırmızı o kadar kötü. Bu seviyeyi düşürmek için şehirdeki aranıyor ilanlarını yırtmalı yine haritada işaretli bazı kilit askerleri öldürmeli ya da ortalıkta insanlara vaaz veren tellallara para yedirmelisiniz.
Bu şehir artık çok tehlikeli olduğundan ailenizden geriye kalan annenizi ve kız kardeşinizi uzaklara götürmelisiniz. Şehir kapısına doğru yönlenin. Yolda yanınıza gelen çalgılı dilencileri çok dikkat çekmemek için R2’ye basıp keseyi seçerek parayla başınızdan savın. Şehir kapısındaki askerlere de para atarak rahatlıkla oradan geçebilirsiniz.
1476 – TOSCANA
Yolda giderken ezeli rakibiniz önünüzü kesiyor. Onlarla dövüşürken birileri yardımınıza geliyor. Meğer amcanız sizi takip ediyormuş. Ara sekanstan sonra şehirde demirciye gidin. Alışveriş edin ve sonra doktora görünüp ilaç satın alın. Villaya geri dönün. Amcanızla konuşun. Size dışarıdaki talim sahasında müdafaa kontra atak ve düşmanı kışkırtma taktiklerini öğretecek. Ayrıca hamlelerde savulmayı da gösterecek. Bundan sonra üst kata çıkıp kardeşinizi görün. Daha sonra kale kapısından çıkıp soldaki ata binerek amcanız Mario’yu takip edin. Assassin olmaya karar verdiniz ve babanızın yarıda bıraktığını siz tamamlayacaksınız. Taktik şöyle; siz yukarı tırmanıp çatıdaki okçuları bıçak atarak haklayacaksınız. Amcanız ve adamları da kapıya gelecek. Bunun için 3 okçunun işini bitirin. Sonra kapıyı açın. Muhafızları haklayın. Daha sonra içeri girip yerde yatan adamla konuşun. Bu arada amcanıza saldırıyorlar ona yardım edin.
Şimdi Vieri’yi bulmanız lazım. Haritada işaretli yere gidip çatıya çıkın. Mario ve adamları muhafızlarla uğraşırken siz de karşı kuleye çıkıp Vieri’nin icabına bakın. İş bittikten sonra villaya dönüp amcanızla içeri girin. Verdiği mektubu okuyun. Sonra yukarı kata onun ofisine gidin ve amcanızla konuşun. Villanın en tepesine görüş noktasına çıkın. Haritada beliren 4 kodeks (Codex) sayfasını toplayın ve Claudia’ya gidin. Size şehrin muhasebesini gösterecek. Daha sonra arkanızdaki mimarla konuşun. O da size şehir planını gösterecek. Şehrin değerini yükseltmek için bazı binaların tamiratını üstlenmeniz gerek. Bunun için de para lazım. Kesenizdeki paradan bir kısmını kullanabilir başta banka gibi şehrin değerini çok yükseltecek yapılara yatırım yapabilirsiniz. Burada tercih size kalmış. Sonrasında biriken paraları Claudia’nın arkasındaki kasadan tahsil edebiliyorsunuz. Yani tamirat işini ihmal etmeyin derim.
Amcanızla gizli yer altı mekânına gidin. Sonra dışarı çıkıp atı alın ve Floransa’ya gidip Leonardo’yla konuşun. Talim yapmak için avluya geçin. Önce samanlığa girin sonra karşı balkondaki hedefi alt edin. Akabinde soldan ilerleyerek yerdeki hedefe tepeden inme suikast uygulayın. Şimdi Vincenzo’ya gideceğiz. Haritada işaretli yere gidince kartal görüşüne geçin. Altın rengi görünen bizim hedefimiz. Adam paranızı çalıyor. Peşine düşüp yaklaşınca O (yuvarlak tuşa) basmak lazım. Daha sonra La Volpe’yi takip edin. La Volpe hırsızların kralı. Hedefe nasıl ulaşacağınızı gösteriyor.
Kilisenin içindeki yer altı tüneline girmeniz lazım. Bunun için ilerleyip karşı çatıya atlayın. Okçuyu bıçak fırlatıp indirin ve sonra aşağı inip kafatasını çevirin. Açılan yerden içeri girip ilerleyin. Sağdaki manivelayı indirin ve kapıdan girin. Bulunduğunuz yolun sonundaki manivelayı indirmek için ahşap basamaklardan ilerleyip yukarı zıplayın. Olur da aşağı düşerseniz merdiveni kullanıp yine yukarı çıkabilirsiniz. Manivelayla açılan kapıdan karşıya geçip askılara tutun ve diğer manivelayı çekin. Bir kapı daha açılıyor. Bunun için bulunduğunuz yerden aşağı saman balyasına atlayın.
Kapıdan geçince girişte soldaki taş bloklardan yukarı tırmanın. Solda merdivenin oradaki nöbetçiyi haklayıp ilerleyin. Bir nöbetçi daha var. Sonra karşı platforma geçip manivelayı çalıştırın. Şimdi diğer manivelaya ulaşmak için yukarı tırmanmak lazım. Tabutun üstündeyken sol taraftaki askıya zıplayın ve bu manivelayı da aktive edin.
Kapı açılınca nöbetçiler geliyor. Aşağı inip nöbetçileri haklayın ve kapıdan geçin. Orada bekleyen tek nöbetçi sizi görünce bağırıp kaçmaya başlıyor. Peşine düşün. Kaçarken ardından kapıları kapatıyor ama siz kenarlardan ara bölmelerden onu takibe devam edin. 1-2 dakikalık kovalama sonunda arkadaşlarının yanına varıp kapıyı kapıyor. Yandaki pencereden odaya dalıp hepsini şişleyin ve yukarıdaki kurukafayı aktive edin. Konuşmaları dinleyin. Sonra tabutu açın. Etraftaki sandıklardan para toplayıp kapıdan çıkın. La Vope’yle konuştuktan sonra haritadaki ünleme gidin. Buradaşehir meydanında Medici ailesine tertiplenen saldırıyı önlemeniz lazım. Pazzi’yi bulmak için kartal görüşünü açın sarı görünen o. Lorenzo’yu koruyun. Saldırıyı atlatınca ona evine kadar eşlik edin. Yolda yine saldırılar oluyor adamın canına dikkat edin. Şimdi babanızın katili hain Pazzi’yi öldürmekte sıra. Lorenzo’nun yanından çıkınca nöbetçiden onun yerini öğrenin. Kuleye tırmanın. Pazzi aşağı atlıyor. Siz de atlayıp peşinden koşun. Yakalayınca işini bitirin.
Önce Medici’nin yanına gidin. Sonra da Leonardo da Vinci’ye uğrayın. Yeni hedefe gitmek için şehir kapısına yönelin. Montereggioni’ye gidiyoruz. Şehre varınca önce villaya gidip biriken paraları tahsil ettikten sonra tamirat işi yaptırabilirsiniz ya da doğrudan amcanızın ofisine çıkabilirsiniz. Amcanızla konuştuktan sonra yine talim sahasına gidiyorsunuz. Bu kez öğrenecekleriniz savunma ve rakibin silahını kapma. Bunu hallettikten sonra Toscana’ya yol almak üzere şehir kapısına yönelin. Dışarıda ata binin.
Şimdi birkaç farklı hedef var ve bunları öldürmek için önce yerlerini tespit etmek gerekiyor. Bunun için önce haritada istediğimiz hedefi seçip oraya gidecek adamımızdan suikast işlenecek kişinin yerini öğreneceğiz. Ben haritada kendime en yakın olanlardan başladım. Bunlardan ilki Stefano da Bagnone. Yerini öğrendikten sonra hedefe yöneliyoruz. Rahiplerin olduğu yere giriyoruz. Adamımızı diğerlerinden ayırt edebilmek için kartal görüşüne geçiyoruz. Sarı görünen suikast düzenleyeceğimiz kurbanımız. İşini gördükten sonra sıradaki hedefe yöneliyoruz.
Bernardo Baroncelli ikinci kurbanımız. Yerini bulduktan sonra oraya gidiyor ve yine kartal görüşüne geçip sarı renge odaklanıyoruz. Çok fazla asker var buraya dikkat. Hedefi öldürdükten sonra hemen dışarı koşup “Anonymus” olmak için kaçıyoruz.
Şimdiki hedef Antonie Maffer. Bunun için San Gimignano kulesine gidip tepeye tırmanıyoruz. Nöbetçilere dikkat. Tepeye varmadan önceki platformda 3 nöbetçi var. Bunları haklayıp son olarak en tepede hedefin işini bitiriyoruz. Burada kartal bakışıyla haritayı güncelleyip aşağı saman balyasına atlayın.
Yeni hedefimiz Salviati. Bunun için villaya sızmak lazım. Ama dikkat edin villa da “Restricted Area” yani yasak bölge. Kapıyı açmak için manivelayı harekete geçirin. Askerler içeri girince onlarla dövüşüp kartal görüşüyle (Eagle Vision) tespit ettiğiniz hedefi vurun.
Haritadaki ünlem işaretine gidip Jacopo’yu bulun. Kartal görüşünü açın ve hedefi takip edin. Fakat bunu yaparken yakalanmamanız ve göze çarpmamanız gerekiyor. Yoksa görev iptal oluyor. Adamların toplandıkları yerde beyaz noktaya gidip ve gizlice konuşmaları dinleyin. Yeriniz açığa çıkacak. Askerler sizi tutarak ortaya çıkaracak. Tam o sırada ekranda görünen tuşa basarak iki yanınızdaki muhafızları saf dışı edin. Sonrasında da yerdeki yaralı hedefe gidip işini bitirin. Şimdi hemen olay mahallinden kaçıp tekrar anonim (Anonymus) olmanız gerekiyor.
1480 – FIORENTINA
La Vepo’yla konuştuktan sonra da Vinci’ye uğrayın. Sonra şehrin göbeğindeki koca bina Assassination Tomb’u bulun. Duvardaki kurukafaya basarak içeri girin. Şimdi bu binanın en tepesine tırmanmamız gerekiyor ki bu biraz meşakkatli bir iş. Önce yakınınızdaki kapının tepesine tırmanmak için sol tarafı kullanın. Sağa doğru ilerleyip avizelerin üzerinden gidin ve merdivenli kısma zıplayın. Böylelikle ahşap merdiven aşağı düşecek ve aşağı düşmeniz halinde yukarı daha kolay tırmanabilmeniz için size kolaylık sağlayacak. Şimdi koridorun öbür ucuna doğru ilerliyoruz. Bunun için avizeleri takip edin. Koridorun sonuna doğru ikinci ahşap merdiveni de düşürmüş olacağız. Şimdi kubbeye oldukça yaklaştık. Bulunduğumuz kısmın ortasındaki trabzandan (Ortadaki yuvarlak bölme gibi şey) güvercinlerin olduğu yere gidin.
Avizenin üzerine gelince öbür uçtaki haçı göreceksiniz. Bu sefer tırabzanın karşı tarafından askıya doğru zıplayın. Yukarı tırmanıp aydınlık yerden balkona çıkın. Biraz daha tırmandığınızda oyun kaydediyor. Işıldayan duvarın oradan yine yukarı tırmanıyoruz ve tepeye ulaşıyoruz. Burada tabutu açıp sandıklardaki paraları topladıktan sonra pencereden dışarı çıkıyoruz. Burada Altair’in zırhını açmak için gereken 6 parçadan ikincisini de bulmuş oluyoruz. Bu mecburi bir görev değil ama Assassination Tomb’lara giderek parçaları tamamlayabilirsiniz. Kiliseden aşağı inip çatıdan yürüyün ve soldaki uzun binaya zıplayın. Sonra aşağı inmeye devam edin. Şimdi şehir kapısına yönelin ve Mountains’e Leonardo’nun yanına gidin.
Leonardo’nun arabasının tekerleği arıza yapmış. Yardım edip yola koyuluyorsunuz. Fakat arkanızdan askerler bastırıyor. Şimdi yolun sonuna kadar arabaya da çok zarar vermeden sürmeniz gerekiyor. Araba kendi ilerliyor siz sadece yönlendiriyorsunuz. Askerler arabaya çıkarsa sağ-sol yapıp atmaya çalışın. Sizi yakalarlarsa kare tuşuna hızlıca basıp çekerek onlardan kurtulabilirsiniz. İleride alevli oklar da geliyor onlara çok dikkat edin. Sonra Leonardo kaçarken siz nöbetçileri haklayın. Sonra bir ata binip yola devam edin.
İskelede Leonardo’yla konuşun. Venedik’e gitmek için gemiye binecekken kaptan pasaport istiyor. Telaşlanmayın. Arkada bir kadının yardıma ihtiyacı var. Gondollardan birine atlayıp kadını kurtarın ve iskeleye dönün. Kurtardığınız nüfuzlu birinin karısı. Size Venedik’in yollarını açacak.
GÜNÜMÜZ
Yan etkileri önlemek için Animus’tan kalkıyoruz. Aşağı inin. Güvenlik sensörlerini aktive etmek gerekiyor. Bunu yaptıktan sonra halüsinasyonlar görmeye başlıyoruz. Yukarı çıkınca tekrar halüsinasyona kapılıp bir an için ilk oyundaki Altair oluyorsunuz. Kartal görüşüne geçin kaçan biri varAltair’in hedefi. Onu takip edin. Kuleye vardığınızda o kapıdan giriyor ve kapıyı kapıyor. Siz yukarı tırmanın. Lambanın askısının üzerine çıkın. En tepeye vardığınızda bunun ilk oyundaki Maria olduğunu fark ediyorsunuz. Muhtemelen Altair’den hamile. Sonra halüsinasyon kayboluyor ve tekrar Animus’a oturuyorsunuz.
1481 – VENEZIA
Leonardo’yla konuşup Venedik turuna katılın. Bu esnada şehrin ne derece kokuşmuş olduğunu göreceksiniz. Sonra hedefe doğru yürüyün. Oldukça korumalı müstahkem bir kale gibi bir binaya varıyorsunuz ama girişlerinde muhafızlar var. Bir grup hırsız içeri dalıyor. Kızın biri de yüksek bir yere kedi gibi tırmanıyor ama oklanıp yere düşüyor. Onun kaçmasına yardım edin. Muhafızları öldürün. Etraftan dövüşçü kiralayıp sizle gelmesini sağlayabilirsiniz. Rosa hırsız kız bir yerden sonra yürüyemiyor. Onu kucağınıza alıp ilerleyin. Hedefe geldiğinizde biri gondolla onu alacak. Siz de sahilden giderken onları koruyun. Gondol iskeleye yanaşınca Rosa’yı kucaklayıp masaya taşıyın.
Ekranda görünen tuşlara basarak tedavisine yardımcı olun. Sonra tedavi eden adamın yanına gidin. Size kahve ikram ediyor. Ne olduğunu bilmiyorsunuz. O da Venedik’e gelen bir Türk tacirinden aldığını söylüyor. Ezio tadına bakıp biraz süt olsa fena olmazdı diyor. Herhalde bugün içtiğimiz Cafe Latte bu şekilde keşfedildi. Neyse dışarı çıkıp haritadaki en yakın ünleme gidin ve Rosa’yla konuşun. Size nasıl yükseğe atlanır öğretiyor. Bunun için asılı dururken X’a basıp zıplamanız ve havadayken tutunmak için de yuvarlağa basmanız gerekiyor. Sonra aşağıya inip kapıyı çalın ve hainleri cezalandırma görevini alın.
Şimdi haritadaki sarı hedeflere gitmemiz gerekiyor. Sarı hedef hareketli hedefleri işaret ettiğinden yeşille taralı bölgeye gelince kartal görüşünü açıpsarı görünen insanı öldürmemiz gerekiyor. İçlerinden biri gemide olan 3 hedefi de halledince ünleme Ugo’ya gidin. Hırsız dostlarından bazıları yakalanmış bunları kurtarıp ona getirmeniz gerekiyor. Hırsızlar da çatılara atlayabildiğinden rahat olun. Sonra Rosa’ya gidin. Verdiği görevi tamamlamak için en kısa sürede tepeye ulaşmanız gerekecek. Bunun için 5 dakika içinde tepeye çıkıp tekrar Rosa’ya dönmeniz lazım. Yeni öğrendiğiniz tırmanma taktiğiyle rahatça tamamlayabilirsiniz.
Daha sonra tekrar Ugo’ya gidin. Sizden Emilio’nun hazinesini isteyecek. 3 farklı yerde muhafızların korumasında sandıklar var. Muhafızları şişleyip paraları toplayın. Sonra gondola atlayıp hedefe getirin. Şimdi Antonio’nun ofisine geri dönüyoruz. Emilio ortak düşman ve onu hep beraber halledeceksiniz. Bizim işimiz yine okçuları temizlemek. Toplamda 5 adet olan okçuların icabına bakınca Antonio’yla buluşun. Yukarı tırmanınca ara sekansta Emilio görünecek. Merdivenlerde yürürken hızlıca ona doğru hareket edin ve suikastı gerçekleştirin. Böylelikle askerler işi uyanana kadar sizin göreviniz tamam olacak. Bundan sonra Rosa ve Antonio’ya kapıyı açın. Çıktığınız vakit sol taraftaki demirciye (Blacksmith) uğrayarak biriken paranızla yeni ve daha güçlü zırhlar alabilirsiniz.
Yeni görevimiz tapınakçıları toplantı yerine kadar takip etmek. Dikkat çekmemek için çalgılı dilenciler yaklaşınca bunlara para atın. Takip sona erince ünleme Antonio’ya gidin. Şimdi şehrin en muhkem (Korumalı) binasına sızmanın yollarına bakacaksınız. Antonio’yla birlikte binayı dört bir yandan kolaçan edin. En son sızacak uygun bir yer buluyorsunuz. Fakat tam burada Antonio yerdeki kuşlara bakıp buraya insan değil ancak kuşların girebileceğini söyler ki tam bu sırada Ezio’nun kafasında şimşekler çakar. Zira da Vinci’yi bir uçma aleti prototipi hazırlarken görmüştür. Yani yeni uğrak noktamız Leonardo. Sanatkârın yanına vardığımızda aleti alıyor ve deneme uçuşu yapıyoruz. Burada çok uçamasanız da sorun değil. Akabinde giren ara videoda Leonardo kuşu geliştirmenin çarelerini düşünürken elindeki kâğıt parçasını şömineye atıyor ve bunun yükseldiğini görüyor. Yani menzile ulaşabilmek için yeteri kadar havada kalmamızı ateş sağlayacak.
Antonio’nun adamlarının şehrin belirli yerlerinde ateş yakabilmesini sağlamak için haritada işaretli yerlerdeki muhafızları temizlememiz gerekiyor. Bunları temizlemenin en kolay yolu çift Assassins bıçağını seçip kontra ataklar yapmak. Böylelikle bu görev çok vaktinizi almayacaktır. Sonra yeni hedefe gidip kuşa binin. Menzile ulaşmak için yeterli irtifada kalmanız gerekiyor bunun için ateşlerden faydalanın. Hedefe vardığınızda Ezio kendisi iniş yapıyor. Şimdi kimseye yakalanmadan içeri sızmamız lazım. Bunun için hemen önünüzdeki merdivenden inip sağ tarafa koşun. İçeri girin ama geç kalmışsınız zira Doge zehirleniyor. Diğer adam ise kaçıyor. Onun peşine düşün bahçede yakalayacaksınızdır. Orada suikastı gerçekleştirin ve Palazzo’dan kaçın.
1486 – VENEZIA
Herkes Doge’yi sizin öldürdüğünüzü sanıyor; bu sebepten Venedik’in en çok aranan adamısınız. Leonardo’ya gidin karnaval vakti olduğu için size bir maske hazırlıyor böylelikle tanınmayacaksınız. Şimdi gizli Pistol’u (Tabanca) deneyeceğiz. Bunun için dışarı çıkıp 3 adamı da vurun. Yalnız bu silah çok kullanışsız baştan söyleyeyim. Hedefe doğru yüzünüzü dönüp ateş tuşuna basılı tutuyorsunuz. Hedef toplanıyor ve elinizi tuştan çekince ateş ediyor. İşinizi bitirince Leo’ya geri dönün. Şimdi maskeli olarak çıkıyorsunuz karnaval boyunca kimse sizi tanımayacak. Antonio’ya gidin. Hizmetçi kızın ablasının genelevindeyiz. Müşterilerden biri fahişenin birini bıçaklayıp parasını da çalıp kaçıyor. Peşine düşün. Dışarı çıkınca hemen köprüden geçin. Adamı göreceksiniz. Kemerin altında bir fahişeyi daha yakalamış yaklaşırsan öldürürüm diyor. R2’yle atılan bıçak (Throwing Knife) seçin ve adama atın. Eğer burada halledemezseniz biraz uğraşmanız gerekiyor. Adam yolda yakaladığı fahişeyi şişliyor.
Şimdi geneleve geri dönün. Tedra yardımınız için teşekkür ediyor. Suikast yapacağımız adamın özel bir partisi var ve buraya katılmak için altın maskeye ihtiyacımız var. Ama iş oldukça karışık zira maskelerin hepsi numaralı. Şimdi ciddi bir mücadeleyle karşı karşıyayız. Tedra’yla dışarı çıkın. Bize maskeyi temin etmeye çalışacak. Karnaval meydanında bir tane altın maske yarışları tamamlayan birinciye hediye edilecek. Yarışlardan biri Ribbon. Yarışa katılın ve mavi hedeflerdeki kızlardan X’yla (Çarpı tuşuyla) para çalın. Sayıyı tamamlayınca yeni yarışa gidin.
Bu kez bayrak yarışındayız. Bunun için rakipten hızlı davranıp 3 kez bayrağı start çizgisine geri getirmeniz lazım. Başladığınız yerden dosdoğru devam edin ve çatının sonuna gelince aşağı atlayın. Çok canınız gidecek hemen ilaç (Medicine) kullanın. Bayrağı kaptığınız gibi hemen solunuzdaki binanın tepesine çıkıp start çizgisine geri dönün. Böylece kolaylıkla tamamlayabilirsiniz.
Sıradaki ve son yarışma hızlı koşu. Beyaz noktaları takip ederek verilen süre içinde koşuyu tamamlayın. Hata yapmamaya çalışın. Haritadaki ünleme geri dönün. Maskeyi vereceklerini sandıysanız yanıldınız. Çıplak el dövüş yapmanızı isteyecekler. Burada genelde kontra yapmayı deneyebilir ya da kare tuşuna uzun basıp yerden toz alarak rakibinizi geçici süre kör etmek suretiyle kavgaları kolayca kazanabilirsiniz. Ama işe hile karışıyor ve silahlı adamlar geliyor. Dikkatli olun. Bunları da haklayın. Ödül dağıtma anına geldi sıra. O da ne bunca şeyden sonra maske Teodora yarmasına gidiyor. Şimdi Teodora’dan maskeyi çalmamız lazım. Sakın ola öldürmeyin adamı. Arkasından usulca yanaşıp çarpı tuşuyla maskeyi araklayıp oradan uzaklaşın.
Haritadaki sarı hedefe gidin Ezio maskeyi takacak. Dante partiye geliyor. Şimdi askerlere görünmemeniz lazım zira hepsi tetikte. Hemen önünüzdeki saman balyasına saklanın. Nöbetçiler sakinleşince hedefe doğru gidin dikkat çekmeyin. Devriyelerin gözüne çarpmamaya çalışın. Biraz acele etmemiz lazım. Sizden hedefi Pistol’le öldürmenizi istiyor oyun ama bu bayağı bir zahmetli. Bu sebepten ben suikast bıçağını seçip doğruca hedefin üzerine koşmanızı tavsiye ediyorum. Hedefi temizleyince suya atlayın ve izinizi kaybettirin. Şimdi Antonio’ya geri dönüyoruz.
1486 – VENEZIA
Ordu kurmanız gerekiyor. Bunun için L’Arsenale’ye gidin. Yerde yaralı bir adam var onla konuştuktan sonra Bartolemeo’nun yerini bulun. Bartolemeo tam bir ızbandut. Hapisten kurtarın. Bartolemeo adamlarını toplarken sizin de geride kalanları toplamanız gerekiyor. 3 farklı hedef var. Hepsinde muhafızları dağıtıp elemanları kurtarmanız lazım.
Bartolemeo’ya geri dönüyoruz. Barto bize suikastı yapabilmek için önce muhafızların dağıtılması gerektiğini bunun için de adamlarını alıp şehrin belli başlı kısımlarında bela çıkarmamızı söylüyor. Haritadaki hedeflere varınca suikast bıçağıyla hemen muhafız grubundan iki kişiyi haklayın ve diğerlerine de kontra atak yapın böylece çok uğraşmadan bu angaryadan kurtulabilirsiniz. Şimdi adamlar şehre dağılmış vaziyette.
Bartolemeo’ya geri dönün. Şehrin en yüksek kulesinde işaret fişeği vermenizi söyleyecek. Kuleye tırmanın ve fişeği yakın. Barto’nun yardıma ihtiyacı var. Denize atlayın böylelikle canınız gitmez. Silvio kaçıyor. Peşine düşün. Yolda bir sürü adam çıkıyor ama zaman yok. Onlarla uğraşmamak için atlayarak-zıplayarak bir şekilde onları ekmeye bakın. Tekneye ulaştığınızda da hedefinizin icabına bakın.
1488 – VENEZIA
Babanız ve abinizin ölümü üzerinden 10 yıl geçmiştir. Leonardo yanınıza geliyor ona eşlik edin. İlerleyin. Kale duvarına çıkmak gerekiyor. Bunun için surlara en yakın binaya çıkıp oradan karşıya geçmelisiniz. Gemideki yükü almak yeni göreviniz. Bunun için kuryeyi takip edin adam koşuyor ama bazen de durup arkasını kolaçan ediyor fark edilmeyin. Çalgılı dilenciler gelirse başınızdan savmak için para verin. Yol üzerinde kurye muhafızların yanından geçse de sizin alternatif yollar bulmanız gerekiyor. Yoksa görev iptal oluyor. Yalnız hedefi 30 saniyeden fazla gözden kaçırmamanız lazım. Bu sebepten dikkatli olun. Şayet birkaç kez yakalanırsanız sorun değil yerleri ezberleyip bir dahaki sefer rahatlıkla geçebilirsiniz. En nihayetinde takip bitiyor. Şimdi 90 saniyeniz var. Karşıdaki duvardan tırmanıp içeri fark edilmeden sızın. Çatıdan aşağı atlayıp bahçedeki nöbetçinin icabına bakın. İçeri kısımda hedef asker var. Onu öldürün.
Ezio kıyafetlerini giyiyor. Kutuyu alın. Muhafızı takip edin. Hedefe varınca ekranda çıkan tuşlara basın. Şimdi tapınakçıların başıyla bir kez daha karşı karşıyayız. Spaniard’ı öldürmemiz gerekiyor. Ama tam enerjisi biterken muhafızları çağırıyor ve enerjisi doluyor. Muhafızları gebertin. Bu sırada amcanız ve oyunun başından beri yardım edip dostluğunu kazandığınız herkes oraya geliyor. Spaniard’ı öldürmeye çalışın. Fakat tam işini bitirecekken elinizden kaçıyor. Bu sefer anneniz de geliyor. Meğer tüm müttefikleriniz aslında Assassin (Suikastçı) tarikatının bir üyesiymiş. Sizin de beklenen peygamber olduğunuz söyleniyor. Bu sırada Macchiavelli uzunca sizle konuşuyor.
Villaya geri döndük. Düşmanımız papa seçilmiş. O da ne ilerleyebilmek için girmeye çalıştığımız yere ulaşamıyoruz. Şayet oyunun başından beri uğradığınız her şehirdeki kodeks (Codex) sayfalarını toplamadıysanız şimdi bunu yapmak mecburiyetindesiniz. Bunun için 30 sayfayı da tamamlayana kadar eksik bıraktığınız her yeri dolaşmanız lazım. Kodeks sayfaları haritanızda ferman sayfası gibi bir sembolle gösteriliyor.
Sayfaların tamamını bulunca giremediğiniz odaya artık ulaşabiliyorsunuz. Orada amcanızla konuşun. Vault’un yerini tespit etmek için kodeks sayfalarını deşifre etmek gerekiyor. Duvara doğru gidin kartal görüşünü açın. Buradan bir dünya haritası çıkaracağız. Bu işin en kolay yolu önce kenar çerçevesini tamamlamak. Sonra Assassin sembollerini denkleştirmeye çalışabilirsiniz. Yapamam diye korkmayın hazır haritanın resmine bakarak kolayca tamamlayabilirsiniz. Yalnız resimdeki haritada küçük bir hata yapmışım. Tüm Assassin sembollerinin içindeki üçgenlerin tepesinin yukarı bakması gerekiyor. Sol üstten ikinci karedeki ters duruyor onun için o kareyi iki kez döndürün. Daha sonra kartal görüşünü kapatıparkanızdaki kürsü gibi şeye dönüp yuvarlak tuşuna basın. İlk oyunun sonunda Altair’in Al Mualim’den ele geçirdiği küreyi yerine yerleştiriyorsunuz. Şimdi ara video giriyor. Henüz o sıralar Amerika kıtası keşfedilmemiş olduğundan insanlar şaşırıyor. Tamam söylemeyecektim ama neyse Piri Reis daha önceden bulmuştu oraları. Şimdi amcanızla konuşun. Roma’ya gitmek için hazır olduğunuzda haber vermenizi söylüyor. Görevi kabul edin.
1499 – ROMA
Sistinye Şapeli’ne sızıp Rodrigo Borgia namı diğer Spaniard’ı öbür tarafa yollayacağız. Bunun için önce kaleye tırmanıp nöbetçileri haklayın. Oradaki manivelayı çalıştırın. İçeri girdikten sonra 2 nöbetçiyi daha öldürün. Sağdan yukarı çıkıp diğer nöbetçinin de işini bitirin. Manivelayı çalıştırın. Aşağıda açılan kapıdan içeri girin. Altı tane muhafız var bunların da icabına bakıp hedefe tırmanın. Şimdi ata binip ilerleyin. Önünüze çıkanları at üstünden kılıçla biçebilirsiniz. Hedefe varınca attan inip yukarı tırmanın. Oradaki nöbetçiyi öldürüp saman balyasına atlayın. Hemen önünüzdeki askeri kare tuşuyla içeri çekin. Şimdi fark edilmeden diğer balyaya saklanıp şövalyeyi şişleyin. Kalan 2 muhafızın da icabına bakın ve ilerleyin.
Kuleden aşağı baktığınızda sürüyle nöbetçi göreceksiniz. Hemen aşağı atlayıp kare tuşuna basarak ikisine eş zamanlı suikast uygulayın. Diğerlerine de kontra atak yapmaya çalışın. Hepsini öldürünce sol taraftan tırmanıp manivelayı çalıştırın ve akabinde aşağıda açılan kapıdan girip diğer manivelanın başında bekleyen nöbetçiyi öldürün. Kolu aşağı çekip içeri girin ama dikkat içeride kimse sizi fark etmemeli. Yoksa görev iptal oluyor.
Nöbetçiler görmesin diye keşiş gruplarına saklanıp onlar arkasını dönünce ilerleyin böylelikle kamufle olursunuz. Koridorun ucundaki manivelayı 2 nöbetçi bekliyor bir üçüncüsü de devriye yapıyor. Devriye yapan görmeden soldan içeri girin hemen manivelaya koşup çalıştırın ve açılan kapıdan içeri girin. Oyun burada kaydediyor. Şayet yakalanırsanız bile buradan başlayacaksınız yani kaygılanmaya mahal yok.
Sona oldukça yaklaşıyoruz. İçeride ayin yapılıyor. Kalasların üzerinden ilerleyin. En son kalastan hedefin üstüne doğru atlarken kare tuşuna basıp suikastı gerçekleştirin. Ama ara sekans girince Spaniard asasıyla sizden kurtuluyor ve yere sapladığı asayla herkesi kıvrandırıyor. Lakin size bir şey olmuyor. Bunun sebebi de taşıdığınız küre. Şimdi dövüş zamanı. İlk oyunun sonunda Al Muallim’in bize yaptığı gibi şimdi biz de rakibimize 4-5 tane Ezio klonu gönderiyoruz. Dövüşün. Klonlar ölünce rakibimiz elimizden kaçmayı başarıyor ve bizi saf dışı ediyor. O kaçtıktan sonra biz yavaşça uyanıyoruz. Şimdi düşmanımıza ulaşmak için gizli geçidi bulmalıyız.
Kartal görüşüne geçip hem sağdaki hem soldaki düğmelere bastırın. Ortada açılan geçitten girin. İster sağdan ister soldan hareket edin. Nihayetinde büyük bir mekâna giriyoruz. Spaniard aşağıda bir kapı açmaya çalışıyor. Ezio delikanlılık yapıp silah olmadan dövüşmek istiyor. Burada düşmanımızı alt etmenin en kolay yolu: Yuvarlakla onu yakalayıp duvara doğru atmak ve kareye basılı tutarak yerden toz alıp o kalktığı zaman yüzüne toz atarak geçici süre görememesini sağlamak. Böylelikle kısa sürede gücünü tüketebiliyoruz. Son suikast anına girdiğimizde Ezio “Seni öldürmek babamı ve kardeşimi geri getirmez diyor” ve büyüklük edip Spaniard’ın canını bağışlıyor.
Şimdi açılan kapıdan girin. Peri gibi biri var. Herkes İtalyan aksanlı İngilizce konuşurken bu ablamız kusursuz konuşuyor. Ezio ona tanrı mı olduğunu soruyor. Yok değil tanrılardan da önce gelmiş o bu diyarlara. Uzun bir açıklamadan sonra şimdi dünyadan gittiklerini ama henüz işlerinin bitmediğini söylüyor. Yalnız kadın Ezio’ya hitap etmiyor. Ezio üzerinden Desmond’la konuşuyor. İşin kalanını Desmond halledecek ki bu da üçüncü oyunun konusuna az çok işaret etmiş oluyor.
Tekrar günümüze dönüyoruz. Warren gelip Desmond’ı geri almak istiyor. Bu sırada oyun bitip yapım ve yayında emeği geçenlerin ismi ekrandan akıyorsa da Warren’ın adamlarını öldürmeniz lazım. Sonra içinde bulunduğu kamyonete koşuyorsunuz ama ana hikaye burada sona eriyor. Bundan sonrasında isterseniz kiralık suikastçı gibi yan görevleri yapabilir kartal tüylerini vs… toplayabilir bonus kazanabilirsiniz.
Farklı bir assassin’s creed 2 tam çözümü
Oyunun problemlerine baktığımızda adresler çok açıktı. Yavan dövüş sistemi kendini tekrar eden ve kısa sürede monotonlaşan yan görevleri ve sorun çıkaran genel dinamikleri ile eğlenceli ancak ilgiyi sürekli ayakta tutmayan bir oyundu Assassin`s Creed. Kısa sürede unutulan ve sadece suçlu zevkler kategorisinde tekrar arşivden çıkartıp oynayabileceğiniz ilk oyundan büyük dersler aldı Ubisoft Montreal en azından fuarlarda yaptıkları açıklama ile tüm sorunları hallettiklerini iddia ediyorlardı. Elbette her oyun sever gibi bizim de içimizde şüphe kurtları dolanmaktaydı sonuçta her yapımcı iddialı söylemlere yola çıkıyor ancak piyasadaki oyunlara bakıldığında klasik olmayı hak eden yapım sayısı bir elini parmağını geçemiyor yıl içinde. İlk oyunda harcadıkları potansiyeli çok daha etkili kullanmak isteyen yapımcılar bakalım bu sefer bekleneni verebilmişler mi?
SUNUM
Assassins Creed II yaklaşık 2 GBlik bir yer istiyor sizlerden hemen belirtelim. Bu ön yüklemeyi yaptıktan sonra ana menüye ulaşıyoruz. Aynen ilk oyunda olduğu gibi bembeyaz bir fon kullanılmış. Görsel sadelik menü seçeneklerine de sıçramış durumda çünkü multiplayer modu da bulunmayan oyunda pek seçenek yok ekranımızda. Görevinize devam edeceğiniz bölüm ekstralar ve ayarlar menüdeki seçenekler. Animus`un zihnimize atalarımızın anılarını yüklediği geçiş bölümü ile uyum içinde ilerleyen sade beyaz menü göz yormuyor ve basit gözükse de etkileyici.
Oyuna başladığınızda Rönesans İtalya`sının da muhteşem bir şekilde sunulduğunu göreceksiniz. Birebir modellenen tarihi mekânları öyküye yedirilen gerçek kişileri ve Rönesans yaşam biçimiyle bariz yaşayan bir dünya ile karşı karşıyayız. Sokaklarda farklı farklı insanlar göreceksiniz hepsi kendi başına bir şeylerle meşgul gibi gözüküyor. Bu açıdan Assassins Creed II`nin çok doyurucu bir oyun olduğunu söylememiz gerek.
ÖYKÜ
İlk oyunun bittiği noktadan oyuna başlıyoruz. Desmond Miles ve güzel doktorumuz Lucy Stillman laboratuardan kaçarlar ve yakınlardaki bir depoya saklanırlar. Desmond bu depoda yeni bir cihazın Animus 2.0`ın Stillman ve yeni ekibi tarafından yaratıldığını öğrenir. Bu makine sayesinde aynen
Altair gibi atalarından biri olan Ezio ile yeni maceralara atılacaktır.
Yeni kahramanımız Ezio (tam adıyla Ezio Auditore da Firenze)
15. yüzyılın sonlarında İtalya`da yaşayan bir asilzadedir. Ezio`nun babası Giovanni meslek olarak bankerlik yapıyor gibi görünse de aslında suikastçıdır. Kahramanımız genç yaştayken ailesinin idam edilmesine tanık olur. Yaşadığı sarsıntının ardından babasının suikastçı olduğunu öğrenen Ezio Giovanni`nin bıraktığı yerden suikastlere devam edecektir. Bu zorlu macerada en büyük yardımcısı ise annesinin tanıştırdığı ve sonradan sıkı dost haline gelecekleri Leonardo da Vinci olacaktır.
Assassins Creed II aynen ilk oyunda olduğu gibi derin ve karmaşık bir hikâyeye sahip. Rönesans İtalya`sının gerçek kişilerini ve mekânlarını barındıran hikâyesi üzerinde oldukça uğraşıldığı belli ve bu kadar yüksek yapım kalitesine sahip oyun pek göremiyoruz artık. Oyunun başlarında fazla etkileyici gözükmeyen hikâyenin bir anda kazandığı ivme ve anlatım konusundaki yetkinliği gerçekten çok başarılı.
GRAFİKLER
Assassins Creed II grafikleriyle göz alıyor. Özellikle ilk oyun ile kıyaslandığında çok daha canlı mekânlar ve yaşayan bir dünya var karşımızda. Rönesans İtalya`sının dünyaya armağan ettiği pek çok yapı da oyunda kusursuz bir şekilde modellenerek karşımıza çıkıyor. Oyunda Rönesans döneminde yükselen dört şehirde; Floransa Venedik Tuscan ve Roma`da bulunma şansına sahibiz ve bu şehirler inanılmaz bir işçilikle hayata geçirilmiş.
Animasyonlara baktığımızda da çok başarılı bir işe imza atmış yapımcılar. Sokaklarda dolaşan insanlar veya size saldıran askerler inanılmaz derecede akıcı animasyonlara sahip. Kahramanımız Ezio da bu mükemmellikten elbette nasiplenmiş. Binalara tırmanırken gerçekçi ve akıcı hareketler sergiliyor. InFamous`un bu konuda verdiği gerçeklik hissine Assassin`s Creed II de sahip. Ezio ile binalara tırmanırken veya yükseklerden samanlığa atlarken kendinizi kahramanınızın yerinde hissetmeniz işten bile değil. Karakter tasarımı olarak da Ezio Altair`e oranla daha gerçekçi. Yüzüne yansıyan öfkesi detaylı kostümü ile oldukça başarılı. Üstelik oyunda bize eşlik edecek atımız da Shadow of Colossus`dan beri gördüğümüz en iyi animasyona sahip belirtelim.
Yüz animasyonlarında ise aynı başarıyı gösteremiyor AC2. Özellikle son dönemde oynadığımız Uncharted 2: Among Thieves`in bu konudaki eşsiz işçiliğini düşününce AC2 fazlasıyla sırıtıyor bile diyebiliriz. Bazı karakterler ilginç bir şekilde yüz modellemelerinde başarılı iken genelde aynı yetkinliği gösteremiyor oyun. Kahramanımız Ezio donuk bakışları ve diyaloglarıyla senkronize bir biçimde hareket etmeyen dudaklarıyla pek hoş izlenimler uyandırmayacak sizlerde. Gene de duruma göre değişen mimikleriyle durumu bir nebze kurtarıyor karakterler. Özellikle düşmanlar sizin sert sevgi gösterilerinize maruz kalırken şaşkınlıktan gözlerini kocaman açıyorlar ve acı içinde bağırıyorlar. Bu tip ufak detaylar genele hâkim olan orta karar yüz animasyonlarını kurtarıyor diyebiliriz.
Mekân tasarımları kusursuz diyebilirim. Dönemin önemli şehirleri kaliteli bir şekilde modellenmiş ve oyuna aktarılmış. Kiliseler uzun kuleler binalar ve dükkânlar gerçekçi tasarımları sayesinde kolayca hayat buluyor ve sizi Rönesans döneminin orta yerine bırakıyor. Eğer bu şehirleri ziyaret etme imkânı bulduysanız oyunun yarattığı atmosferin kalitesinin farkına daha rahat bir şekilde varacaksınız. St. Mark`s Basilica Santa Croce Palazzo Vecchio gibi onlarca yapı tamamen oyuna aktarılmış durumda. Bu ince işçilik tarihe ilgi duyan oyunseverleri ayrıca mest edecektir.
Kusursuz mekânlara gölge düşüren sorunlar da yok değil. Öncelikle pek çok oyunda (özellikle multiplatform oyunlarda) olduğu gibi burada da kaplama sorunu karşımıza çıkıyor. Sokaklarında koşturduğumuz şehirlerin canlılığına darbe vuruyor bu sorun ve can sıkabiliyor. Ancak özensiz kaplamalarla genelde ara sokaklarda ve önemsiz binaların yan yana dizildiği yerlerde karşılaşıyoruz. Tarihi binalarda bu sorun kısmen azalıyor ve göze batmıyor. Ayrıca oyunda karşınıza AA problemi çıkacak zaman zaman. Uzaktaki binaların ve mekânların detayları geç geliyor zaman zaman hareketli sahnelerde yatay kesilmelerle karşılaşıyoruz. Bu da genelde birçok multiplatform oyunda karşılaştığımız bir sorun ve Assassin`s Creed II`de de kendine yer buluyor. Neyse ki bu problem sıkıntı verecek boyutlarda değil.
Dinamik ışıklandırma ve gölgelendirme konusunda da çok yetenekli bir oyun AC2. Özellikle uzun bir kuleye tırmandığınızda güneş doğuyorsa sırtınızı ışığa verin ve ortaya çıkan manzarayı seyredin. Bu eşsiz manzaraya dalıp gidebilir ve sizi fark edip taş fırlatan askerin keskin nişancılığına şaşırırken zeminde bulabilirsiniz kendinizi. Işıklandırmaların gölge efektleriyle sorunsuz bir şekilde çalışması çok güzel görselleri beraberinde getiriyor ve ekrana kilitlenmenize yol açıyor. Ancak zaman zaman ağaç yapraklarının veya benzer nesnelerin gölgelerinde görülen takılmalar başarılı işçiliği baltalamaya çalışıyor. Bu tip ufak detaylara takılmaya hiç gerek yok onu belirtelim.
Oyunda can sıkıcı bir sorun daha var karakterlerin iç içe geçmesi. Bir düşmanla dövüşürken doğru zamanlama ile comboları gerçekleştirdiğinizde veya binalara tırmanırken bu sorunla karşılaşacaksınız. Ezio`nun elleri ayakları tırmanırken duvarların içine girecek düşmanla dövüşürken attığı kafalar amacını aşıp rakibin gövdesiyle bir olacak. Bu tip kusurlar da elbette görmezden gelinebilir sorunlar yeter ki detaylara çok kafayı takmayın.
Animasyonları ve mekân tasarımlarıyla ağızları açık bırakan bir oyun duruyor elimizde. Elbette her multiplatform oyunda barınan bazı kusurlara sahip AC2 ama yapımcıların yapım kalitesi bunları unutturuyor ve tamamen yaşayan bir İtalya hediye ediyorlar size.
İlk Assassins Creed oyununu bir klasik olmaktan uzak tutan sorunların başında kendini çabucak tekrar etmeye başlaması ve yan görevlerdeki çeşitliliğin az olması yatıyordu. Oyuna gelen yoğun eleştirileri dikkate alan Ubisoft Montreal devam oyununda aynı hataya düşmemek için yoğun bir çaba sarf etmiş orası kesin. İlk oyunda 5`i geçmeyen yan görev sayısı AC2 ile birlikte 15-16`yı bulmuş durumda. Üstelik yan görevler dışında yapabileceğiniz başka ufak işler de elinizi fazlasıyla oyalayacak.
Oyundaki asıl amacımız ailemize zarar veren ve daha sonra çok daha büyük bir komplonun piyonları olduklarını anladığımız kişilere suikast düzenlemek. Burada oyunun dinamiklerinde pek değişiklik yok; hedefinizi belli bir süre ve fark edilmeden takip ediyor olabildiğince sokuluyor ve bitirici vuruşu gerçekleştiriyorsunuz. İlk oyun ile aynı gözüken bu sistemi derinleştiren özellikler sayesinde bu sahneler artık çok zengin bir hal almış durumda. Üstelik oyun sandbox türüne dâhil olması sebebiyle oldukça özgür bir dünya sunuyor oyunculara. Dilediğiniz gibi şehirlerde gezebilir ana görevleri erteleyerek mini görevleri yapabilir haritalarda gizli olan para kutularını arayabilir kötü şöhretinizi arttıran resimleri duvarlardan sökmekle meşgul olabilirsiniz. Bu çeşitlilik oyunun özünde yatan potansiyelin ortaya çıkmasını sağlıyor ve ilk oyunun yapamadığını gerçekleştiriyor.
Oyunun genel dinamiklerine derinlik kazandıran şey sadece yan görev çeşitliliğinde yatmıyor. Artık sizi kovalayan askerlerle farklı yöntemler kullanarak çarpışabilecek veya dikkatlerini dağıtmak için yeni özellikler kullanabileceksiniz. Hemen örneklendirelim; şehirdeki fahişeleri makul bir fiyata ayarlayabilir ve yürürken düşmanların sizi görmesini engelleyecek şekilde çember oluşturmalarını sağlayabilirsiniz. Üstelik askerlere yaklaştığınız zaman hepsinin aklı sizden çok kadınlarda kalacak ve onlarla gidecekler. Bu kümesel saklanma sistemini yolda yürüyen normal gruplara veya rahiplere karışarak da gerçekleştirebilirsiniz ancak onların askerler üzerinde kadınlar kadar etkisi olmadığı bir gerçek. Bir diğer özellik ise; düşmana çok yaklaşmadan veya onlardan kaçarken yere para saçmak. Bunu yaptığınız zaman halk ve askerler aç bir şekilde paralara üşüşeceksiz de yolunuza görünmeden devam edeceksiniz. Son olarak; şehirde kol gezen hırsızlardan bahsedelim. Çete halinde gezen hırsızları para karşılığı kiralayabiliyor olası bir çatışmada size destek çıkmalarını sağlayabiliyorsunuz. Davranışlarınıza ve sızmak istediğiniz yere girmek için taktik geliştirdiğinizde büyük bir özgürlük kazandırıyor oyun size.
Gelelim bu özelliklerin eksi yönüne. Oyunda var olan yüksek gerçeklik hissini biraz baltalıyor yeni seçeneklerimiz. Dört tane kadının arasında yürüyüp düşmana gözükmemek gerçekten mantık sınırlarını zorluyor ve biraz saçma duruyor. Kalabalık düşman grupları bile el şakası yapacak kadar yakınlarından geçtiğiniz halde sizi asla fark etmiyorlar. Üstelik zaman zaman grubunuz yapay zekâ konusunda sınıfta kalıp bir anda sizin gerinizde kalıyor ve bir anda kendinizi çıplak hissedecek kadar ortalıkta kalıveriyorsunuz. Böylece düşmanlar tarafından hemen fark edilip kovalanmaya başlanıyor ve kendinizi gene en temiz yerler olan çatılara atıyorsunuz.
Oyunda karakter gelişimine de derinlik kazandırılmış. Ezio`nun dış görüntüsünü geliştirebiliyor çatışmalarda daha güçlü hale gelmesini sağlayabiliyorsunuz. Üstelik haritada bulacağınız Codec sayfaları sayesinde kadim dostunuz Leonardo Da Vinci size yeni silahlar ve kendi tasarımı olan araçlar etmekten geri kalmıyor. Silahlarda en çok dikkat çekeni eminim bileğinizden misket mermisi atmanıza yarayan aparat olacak. Araçların yıldızı ise oyun fuarlarında da bol bol gösterilen ve Da Vinci`nin gerçek bir tasarımından esinlenen uçan cihaz olacak hiç kuşkusuz. Bu cihaz sayesinde havada özgürce süzülebilecek ve çatılarda saklanmış düşmanları alt edebileceğiz. Üstelik cihazın kontrol sistemi de oldukça esnek tasarlanmış hiç yorulmadan Ezio`nun bir kuş edasıyla havada süzülmesini sağlayabiliyoruz.
Assassins Creed II`da hırsızlık sistemi biraz değişmiş durumda. Artık cebi dolu insanların parlayan keselerini sapık gibi takip edip paralarını çalmıyoruz. space tuşuna basılı tutarak yürüdüğümüzde yakınımızdan geçen herkesin (az veya çok ne varsa artık) parasını çaktırmadan alıyoruz. Eğer bu işlemi gerçekleştirirken kurbanımıza sert bir omuz atarsak duruma uyanıyor ve gardiyanları görev başına çağırıyor. O yüzden sakin ve mümkün olduğunca mesafeli bir şekilde gerçekleştirin bu işlemi. AC2`de para hiç olmadığı kadar önemli o yüzden hırsız tarafınızı bol bol kullanmanızı tavsiye ederim.
Para niye önemli oyunda? Haritada yer alan tüm dükkânlarda bu olmazsa olmaz nesneyi kullanıyoruz da o yüzden. Oyuna derinlik katan bir diğer özellik de bu dükkânlarda ortaya çıkıyor. Terziler sayesinde kıyafetinizi ve rengini değiştirebilirsiniz. Böylece yoğun bir şekilde arandığınız zamanlarda farklı bir kıyafet giyerek kafa karıştırma şansına sahipsiniz. Demirciler size hem yeni silah ve zırh satıyorlar hem de hasar almış silah ve zırhlarınızı ufak bedeller karşılığında onarıyorlar. Asıl önemli kısım doktorlarda ortaya çıkıyor. Uzun burunlu bir maske takan sokak doktorları sayesinde enerji kutularını dolduracak kapsüller satın alabiliyor ve enerjinizi bir anda doldurmalarını sağlayabiliyorsunuz. Elbette bunların hepsi parayla yapabileceğiniz şeyler o yüzden hırsızlık oldukça önem kazanıyor. Para kazanmanın bir diğer yolu ise sanat galerilerinden satın alacağınız hazine haritalarında yatıyor. Bu haritaları aldığınızda mevcut haritanızda gizlenmiş para kutularının yerleri beliriyor. Bunları keşfedip kısa zamanda köşeyi dönmek ise tamamen size bağlı.
Assassins Creed II`da gerçek ve tarihi mekânlar birebir yer alıyor demiştik. Bu binaların bazıları taş vücutlarında büyük gizemler saklıyor. Bu tip önemli binalara geldiğinizde tarihi bilgiler verecek bir uyarı göreceksiniz ekranda. Eğer bu küçük bilgi kutusunda kırmızı bir göz görürseniz orada durun. Bu işaret binada bir gizemin yattığını söylüyor size. Mekânlarda düşmanları kırmızı renkte görmenize yarayan özelliğinizi (e tuşuna basılı tutarak açıp kapatabilirsiniz) kullanarak binaya kazınmış özel şifreyi bulun. Şifreler aslında oraya işlenmiş bir bilgisayar yazılımları ve tarihsel gerçekleri ortaya döken çok özel bilgiler içeriyorlar. Bu bilgilere ise minik bulmacaları çözerek ulaşacak kişi de gene sizsiniz. Bulmacaların bazıları kolay ve eğlenceli iken bazıları size sinir krizi geçirtebilir dikkat. Bulmacaları çözdükçe Âdem ile Havva`ya uzanan çok özel bir videoyu açmaya başlıyorsunuz.
İlk oyundaki kaçma ve tırmanma dinamikleri de geliştirilmiş. Ezio artık çok daha atletik ve seri bir şekilde çatılarda koşturabiliyor. Peşinize düşen askerlerden kurtulmanın en kolay yolu da kahramanımızın bu özelliğini kullanınca ortaya çıkıyor zaten. Ancak nadiren de olsa yanlış tepkiler verebiliyor oyun size. İstediğiniz yönü tercih etmeyip yükseklerden kendini boşluğa bırakan bir Ezio elbette biraz sinirinizi bozabilir.
Burada önemli olan deli gibi koşturarak ilerlememek. Boşluk-sol Mouse tuşu ile depar atarak koştuğunuzda Ezio yanlış tepkiler verebiliyor o yüzden daha sakin bir şekilde ve çatıların konumunu değerlendirerek ilerlemek çok önemli. Kaçmalarımıza renk katmak adına artık yüzebiliyoruz devam oyununda. Ezio çatılardan Venedik`in yeşil sularına atabiliyor kendini böylece düşmanlardan kolayca kurtulabiliyor veya nöbet tutan askerlere sessizce sokulabiliyoruz. Bu özellik de damdan dama koşturmacamıza farklılık getirmez su götürmez bir gerçek.
Dövüş dinamikleri neredeyse hiç değişmemiş AC2`da. Hala en öldürücü darbeleri kısa yoldan doğru zamanlama ile veriyoruz. Bu da sürekli savunma gerektiren bir sistem ve ilk oyundakinin üzerine pek bir şey koyulmadığı için etkileyiciliğini de bir nebze kaybetmiş durumda. Buradaki en büyük sorun düşmanların aynen Cüneyt Arkın filmlerinde olduğu gibi sırayla saldırması. Gerçekliğin gene baltalandığı anlar bunlar bir düşmanla çarpışırken diğer sekizi (8 örnek rakamdır) maçı kim alacak sorusuyla dolu gözlerle sizi seyrediyorlar. Çok nadir zamanlarda ikinci bir düşman devreye giriyor o da sizi test etmek istermiş gibi bir kılıç darbesi atıp geri kaçıyor. Açıkçası Ubisoft Montreal`in bu sistemi biraz daha geliştirmesini beklerdik. Gene de elimizdeki dövüş sistemi çok yavan değil yanlış anlaşılmasın. Hala zamanlama odaklı komboları gerçekleştirmek zevkli ve oyuncuyu sarıyor. Sadece dinamiklerin bir adım ileri taşınmasını isterdik o kadar.
Son olarak; oyunun haritalarını gene aynı yöntemle genişlettiğinizi belirtelim. Haritada yer alan kartal logosunun işaret ettiği kulelere tırmanıp manzarayı senkronize ettiğimizde o bölgenin haritası görünür hale geliyor. Bu işlemin ardından kendimizi yükseklerden samanlara bırakmak ise suçlu zevklerimiz arasında itiraf ediyoruz.
Aslında oynanabilirlik başlığı altında açıklayabileceğimiz pek çok özelliğe sahip Assassins Creed II ama yazıyı çok uzattık zaten ve canınızı sıktık. O yüzden şunu söyleyerek bu başlığı kapatalım; Ubisoft Montreal başarılı bir devam oyunu nasıl yapılır bunun dersini vermiş durumda. Oyun severlerin ilk oyun ile ilgili şikâyetlerini göz önüne almış görevlere çeşitlilik ve derinlik katmış serinin özündeki güçlü potansiyeli tam anlamıyla ortaya çıkartmış.
Seslendirmeler adına başarılı bir işe imza atmış yapımcılar. İtalyanca ile İngilizcenin kırıldığı diyaloglar farklı bir tada sahip ayrıca dönemin ruhunu hissetmenize de yardımcı oluyorlar. Kadrodaki isimler de seslendirmeleri hissederek yaptığı için hiçbir sıkıntı yaşamıyoruz bu başlık altında.
Ses efektleri de oldukça gerçekçi ve kaliteli. Düşmanınıza suikastinizi gerçekleştirirken kullandığınız silahla doğru orantılı olarak kaliteli efektler duyacaksınız. Kılıç şıkırtıları zırhlarda patlayan metalin çıkardığı ses yere düşen cansız bedenlerin çıkardıkları tok sesler gibi detaylar fazlasıyla canlı. Müziklere baktığımızda aynen ilk oyunda olduğu gibi çok kaliteli bestelerle karşılaşıyoruz. Jesper Kyd tarafından bestelenen şarkılar yoğun yaylılar eşliğinde çalınmış ve 13 kişilik bir koro ile de destekleniyor. Oyunun atmosferi ve tansiyonundaki iniş çıkışlarla inanılmaz uyum içinde ilerleyen şarkılar gerçekten etkileyici.
SONUÇ :
Assassins Creed II başarılı bir devam oyunu nasıl olur? Sorusunun yanıtı niteliğinde. İlk oyunda eksiklik olarak gördüğümüz herşey ya ortadan kalkmış ya da iyileştirilmiş. Muhteşem mekân tasarımları keskin grafikleri ve akıcı animasyonları derin öyküsü iyileştirilmiş oyun dinamikleri ve uzun oyun süresi ile beklentileri de aşan bir yapım AC2 kesinlikle kaçırmayın. Üstelik yapımcıların son için yayımladıkları eklentileri düşününce Assassin`s Creed II macerasının daha da büyüyeceğini tahmin etmek hiç de zor değil. Kısacası; Assassins Creed II bu sene çıkan en özel yapımlardan biri ve bu macerayı kaçırmanızı asla istemeyiz.
Sunum: 9.2 / 10
Grafikler: 9.3 / 10
Oynanabilirlik: 9.2 / 10
Sesler: 9.3 / 10
GENEL: 9.3 / 10
– Muhteşem mekân tasarımları
– Göz alıcı grafikler ve animasyonlar
– Gerçek tarihi binalar
– Derin senaryo
– Uzun oyun süresi
– Görev ve yan görevlerdeki çeşitlilik
– Düşmandan kaçmaya veya saklanmaya yarayan yeni özellikler
– Basit ama etkili karakter gelişimi
EKSİLER:
– Zaman zaman sırıtan yüz animasyonları
– Kontrollerin (özellikle çatılarda ilerlerken) nadiren de olsa yanlış tepkiler vermesi – Dövüş sisteminin ilk oyuna oranla gelişim göstermemiş olması
– Gerçekliği baltalayan mantık hataları (3-4 kişinin arasına saklanıp görünmez olmak gibi) – Grafiklerin genel kalitesi yanında sırıtan kaplamalar
Yapımcı: Ubisoft Montreal
Dağıtımcı: Ubisoft
Tür: Aksiyon Yaş Sınırı:18+