CV Özgeçmiş Nasıl Hazırlanır?

CV Özgeçmiş nasıl hazırlanır? İş başvurusunda nelere dikkat edilmeli, cvde neler olmalı ya da olmamalı, yapılan hatalar nelerdir?
Cv göndereli uzun süre oldu ancak dönen yok mu ? “Bu pozisyon tam da bana göre” dediğiniz bir işyerine özgeçmişinizi gönderdiniz ama hiçbir geri dönüş alamadınız mı? Belki de Google İnsan Kaynakları Müdürü Laszlo Block’un makalesinde bahsettiği 5 hatadan birini yapmışsınızdır…
İş ararken en büyük önceliğimiz, bizi doğru şekilde anlatan bir özgeçmiş hazırlamaktır. O ilk mülakata çağırıldıktan sonra, gerisi zaten gelecektir. Ama işte o ilk elemeden geçebilmek, aynı pozisyona başvuran yüzlerce, hatta binlerce insanın arasından sıyrılmak çok önemli. Bunu sağlayabilmek için “yuvarlama” yapmadan, dürüstçe ve açık açık önceki işlerinizden bahsetmeli, çok uzun ya da abartılı bir özgeçmiş hazırlamakla uğraşmamalısınız. Bunu biz değil, Google için işe alımlar yapan İnsan Kaynakları Müdürü Laszlo Bock söylüyor.
17 Eylül’de LinkedIn’de bir makale paylaşan Bock, özgeçmişlerde en çok yapılan 5 hatayı ve bunlardan nasıl uzak durulacağını anlattı. İşte LinkedIn üzerinde yayınlanan o makale:
Özgeçmişlerde karşılaştığım en büyük hatalar ve onları düzeltme yolları
Kariyerim boyunca yüzlerce kez özgeçmişimi gönderdim. Hemen hemen tüm işler için başvuru yaptım. Şahsen 20 bine yakın özgeçmiş görüntüledim. Google’da bazı haftalar 50 bin özgeçmişin elimize geçtiği bile oluyor.
Çok fazla özgeçmiş gördüm!
Bazıları çok iyi, bazıları eh işte, ama pek çoğu da felaketti. En fenası da, 15 yıldır adayların aynı hataları yaptığını görmek oldu. Bu hatalardan herhangi birisi, o pozisyona kabul edilmeme sebebiniz olabilir. En mutsuz olduğum nokta da, özgeçmişinden anladığım kadarıyla bu insanlar iyi, hatta harika insanlar. Ancak kıran kırana bir rekabetin olduğu iş piyasasında, işe alım yapan yöneticiler kaliteden ödün vermemek zorunda. Tek bir hata yapmak, oldukça ilginç bir adayın işe kabul edilmemesine yol açabilir.
LinkedIn’de bu tip basmakalıp makalelerle çok karşılaştığınızı biliyorum. Ancak benim bu makaleyi yazmamın sebebi, sizi temin ederim ki, yarınızdan fazlasının bu hatalardan en az 1’ini sürekli yapması. Ben de insanların elenmesindense, iş bulmalarını tercih ederim.
Özgeçmiş aşamasını atlatması için adaylara yardımcı olabilmek için, özgeçmişlerde yapılan en büyük 5 hatayı bir araya getirdim.
İşte özgeçmişte yapılan hatalar
Yazım yanlışları
Bu zaten bariz bir şey, ancak herkes bu hataya düşüp duruyor. 2013’te CareerBuilder’da yayınlanan bir ankete göre, özgeçmişlerin yüzde 58’inde yazım yanlışları var.
Aslında özgeçmişlerini en dikkatli şekilde oluşturanlar, bu hatayı yapmaya daha elverişli oluyor. Çünkü CV’lerinin tekrar tekrar üzerinden geçiyorlar. Bunu yaparken de bir konuyla sıfatın beraber iyi görünmediğine karar veriyor, ya da bir zaman diliminin yanlış yere not alındığını görüyor, ya da bazı tarihlerin aynı hizada durmadığını fark ediyorlar. İşletme master’ı yapanların sürekli bu tip özgeçmişler hazırladığını görüyorum. Yazım yanlışları ölümcül olabiliyor çünkü işverenler bunun detaylara önem vermemek anlamına geldiğini, bu adayın kaliteli iş yapmaktan uzak olduğunu düşünüyor.
Çözüm nedir?
Özgeçmişinizi aşağıdan yukarıya doğru okuyun. Normalde yaptığınız şeylerin dışına çıkmak, her bir satıra ayrı ayrı odaklanmanızı sağlar. Ya da sizinle aynı kafadaki birinin özgeçmişinizi okuyup düzeltmesini isteyin.
Uzunluk
Herkesçe kabul gören bir kural vardır; her 10 yıllık deneyim için özgeçmişinizde 1 sayfalık yer ayırmalısınız. Her şeyi sığdırmak çok zor değil mi? Ancak 3, 4 ya da 10 sayfalık bir özgeçmişi kimse dikkatle okunmayacaktır. Blaise Pascal’ın da dediği gibi, “Size daha kısa bir mektup yazardım ama ne yazık ki vaktim yoktu.” Gevrek, belli bir odakla yazılmış bir özgeçmiş sayesinde sentez becerisine sahip olduğunuz, önceliklerinizin bilincinde olduğunuz ve hakkınızdaki en önemli bilgileri öne çıakrttığınız mesajını verecektir.
Bir de şöyle düşünün: Özgeçmiş hazırlamanın tek amacı, mülakata çağırılmaktır. Hepsi bu. İşe alım yapan bir yöneticinin sizi işe kabul etmesini sağlamak değildir, zira bu mülakatın amacıdır. Amaç hayat hikayenizi anlatacağınız bir ortam yaratmak da değildir, çünkü sabırlı bir partner zaten bunun için vardır. Özgeçmişiniz, sizin o ilk mülakata çağırılmanız için bir araçtır yalnızca. Odaya girdiğiniz anda, artık özgeçmişinizin bir anlamı kalmaz. O yüzden özgeçmişinizi kısaltın. Çok uzun yazıyorsunuz.
Biçimlendirme
Şayet bir tasarımcı ya da sanatçı olarak iş aramıyorsanız, odaklanmanız gereken şey özgeçmişinizi basit ve sade tutmak olmalı. En az 10 puntoluk yazı büyüklüğü kullanın. En az yarım inçlik (1,5 cm) satır arası boşluğu bırakın. Beyaz kağıda, siyah renkle yazı yazın. Satırlar arasında tutarlı boşluklar bırakın, sütunları ayarlayın, isminiz ve iletişim bilgilerinize her sayfada yer verin. Eğer yapabiliyorsanız, hazırladığınız özgeçmişe hem Google Docs’da hem de Word’de bakın. Sonra da bir epostaya kopyalayıp, posta üzerinden önizlemeyi açın. Çeşitli platformlarda paylaşılan özgeçmişinizin formatı değişiklik gösterebilir. PDF olarak kaydetmek de iyi olacaktır.
Gizli bilgiler vermek
Bir keresinde elime bir özgeçmiş geçti. Başvuran kişi en bilinen 3 danışmanlık şirketinden birinde çalışıyordu. Firmanın ise çok sıkı bir gizlilik politikası vardı: Müşterilerin isimleri asla paylaşılmamalıydı. Aday ise özgeçmişinde şöyle yazmıştı; “Redmond, Washington’daki çok büyük bir yazılım şirketi için danışmanlık yaptım.”
Reddedildi!
İşvereninizin ihtiyaçlarıyla sizin ihtiyaçlarınız arasında doğal olarak bir çatışma vardır. İşvereniniz ticari sırları gizli tutmanızı beklerken, siz “ne kadar harika olduğumu göstereyim de daha iyi bir işe gireyim” diye düşünürsünüz. Bu yüzden adaylar gizlilik anlaşmasına uysalar da, anlaşmanın özünde istenen şeyden sık sık saparlar. Bu bir hata. Bu aday açık açık Microsoft’tan bahsetmemişti ama, özgeçmişini inceleyen herhangi birisi, hangi şirketi kastettiğini anlayabilirdi.
Çok kabaca yaptığımız bir araştırma sonrasında, özgeçmişlerin en az yüzde 5 ila 10’unda bu tip gizli bilgilerin ifşa edildiğini fark ettik. Ben de buradan şunu anlıyorum: Bir işveren olarak bu tip adayları işe almamalıyım. Tabii eğer kendi ticari sırlarımın rakiplerime eposta ile gönderilmesini istemiyorsam…
Yalan bilgi vermek
Bu gerçekten kalbimi kırıyor. Özgeçmişinize yalandan bir şeyler yazmaya asla ama asla ve de asla değmez. CEO’lar dahil herkes bunlar yüzünden işinden oluyor. (Google’a “CEO özgeçmişinde yalan söylediği için kovuldu” yazın ve sonuçları inceleyin.) İnsanlar diploma notuyla ilgili (okulu bitirmesine sadece 3 kredi kalması, bir diploma notu değildir), ortalamalarıyla ilgili (yüzlerce insanın “kazara” ortalamalarını yuvarladığına şahit oldum, ancak asla aşağıya doğru bir yuvarlama yapılmıyor. Hem de asla!) ve nerede okula gittikleriyle ilgili (kusura bakmayın, ama işverenler internetten alınmış bir “hayat okulu” diplomasını UCLA ve Seton Hall ile aynı seviyede tutmuyor) sürekli yalan söylüyor. Bir şirkette ne kadar çalıştıklarıyla ilgili, takımlarının kaç kişi olduğu hakkında ve satış sonuçlarıyla ilgili sürekli yalan söylüyor, her şey onların aleyhine gelişmiş gibi anlatıyorlar.
Yalan söylemek 3 büyük soruna yol açar:
- Foyanız kolayca meydana çıkabilir. İnternet, referansların kontrol edilmesi ve geçmişte o şirkette çalışan insanlarla konuşulduğunda yalanınız ortaya çıkacaktır.
- Yalanlar sizi sonsuza dek takip edecektir. Diyelim ki özgeçmişinizde bir yalan attınız ve 15 yıl sonra büyük bir terfi aldınız. Yalanınız ortaya çıksa ne olacak? Kovulacaksınız. Bunu da bir sonraki mülakatınızda açıklamaya uğraşıp duracaksınız.
- Annelerimiz bize belli bir terbiye verdi. Cidden.
İşte özgeçmişinizi böyle böyle mahvediyorsunuz. Yapmayın! İşe alım yapan yöneticiler bulabilecekleri en iyi çalışanları bulmak istiyorlar. Ancak çoğumuz ne yazık ki reddedilmeyi garantiliyoruz.
Ancak iyi bir haber de var: Tam da pek çok özgeçmişte bu hatalar bulunduğu için, bunlardan uzak durmak sizin bir adım öne geçmenizi sağlayacaktır.
(radikal.com.tr alıntıdır)
İyi bir CV (öz geçmiş) hazırlamanın temel kurallarını anlatan Yenibiris.com’un editörü Didem Tekin, basit ama önemli ayrıntılar hakkında bilgi verdi.
İyi bir CV’nin; farklı ama abartıdan uzak, başvurulan pozisyona ve kuruma özel olarak hazırlandığı belli olan, fotoğraf kullanılacak ise olabilecek en düzgün fotoğrafın yer aldığı, ciddi ve anlaşılır bir ön yazının ekli olduğu, yaratıcı, yazı karakterine varıncaya dek özenle hazırlanmış, doğru bilgiler içeren bir yapıda olması gerekir diyen Tekin, özgeçmiş hatalarını şöyle anlatıyor:
Okuyun da gülümseyin! Hepsi gerçek!
- CV’de yer alan iletişim bilgileri: disiseytan@…com, serikatil@…com, geceninkizi@…com, sonkobra@…com. İşveren olsanız bir dişi şeytan veya seri katille çalışır mıydınız?
- CV’nin en başında kocaman harflerle “Aradığınız kişi benim, telefonunuzu bekliyorum!” yazıyor. Evet, öz güven şart ama bu kadarı da fazla.
- Bir işe alım uzmanı başına gelen bir olayı anlatıyor: “Bir gün telefon geldi. İş arayan biri, bir çeşit pazarlık yapıyor, ‘Öz geçmişten tam olarak anlamazsınız ben yüz yüze görüşmeyi tercih ederim.’ Tamam, sen öyle tercih edersin de ya bizim tercihlerimiz?”
- Bir başka hikaye daha komik… Elimizde şöyle bir öz geçmiş var: Fotoğraf bölümünde bir kadın var ama isim bölümünde bir erkek ismi… Sonradan anlaşıldı ki, genç adam kız arkadaşının CV’sinden kopya çekmiş, fotoğrafı değiştirmiş ama ismi unutmuş.
- CV’de şöyle bir fotoğraf: Bir eğlence yerinde kafasında tuhaf bir şapka, belli ki yanında birileri daha var ama kendisini büyütmüş, CV’sine yapıştırmış. Bir diğeri de stüdyoda fotoğraf çektirmiş ama işe girecek gibi değil, nişanlanacak gibi duruyor.
Empati Kurmaya Ne Dersiniz?
Basit gibi görünen bir belgenin ne kadar önemli olduğunu anlayabilmek kolay değil. Kendinizi bir an için öz geçmişleri değerlendiren biri gibi hissetmeye çalışın ve nelere dikkat ederdiniz düşünün. Gelin bunu da birlikte yapalım.
- Size gelen CV’nin öncelikli olarak görünüşüne bakarsınız. Temiz mi, düzenli mi, özenilerek mi yazılmış yoksa alelade bir kağıda mı? CV’lerin çoğu ilk izlenimden dolayı elenir.
- Pek çok CV var ama bir tanesinin önünde şirketinizin ismi de yazılarak, “CV’sini dikkate aldığınız için” şimdiden teşekkür ediyor, bu iş ile ilgili ne kadar istekli olduğunun ölçülü bir şekilde altını çiziyor, istenirse referanslarını verebileceğini belirtiyor ve saygılarını sunuyor. Hmmm… Özenli ve size özel hazırlanmış bir aday var karşınızda!
- Bu arada bir CV’nin önünde de yine bir ön yazı var yine size göre hazırlanmış ama bu ön yazı olmaktan daha çok bir rica mektubunu anımsatıyor. Şu sloganlara bakın: “Aradığınız kişi benim, her işi yaparım, acil işe girmem lazım vb.”
- CV’ler arasında o pozisyonla hiç ilgisi olmayan onlarcasını elediniz doğal olarak. Sadece göndermiş olmak için göndermeyin.
- Bir de eksik özelliklerine rağmen inatla CV’lerini yollayanlar var. Askerliğin yapılmış olması şartı var ama aday daha askere gitmemiş. En az X mezunu olması istenmiş adayın eğitim gördüğü bölüm bambaşka!
- Seçtiğiniz öz geçmişler arasında kendi seçim kriterlerinize uygun olarak başka konulara da dikkat edebilirsiniz. Her yöneticinin kendine özgü seçim tarzı vardır.
O kadar hazırlık yaptıktan sonra adam tecrübeniz yok diyip sizi sepetliyor. Cv falan bir yerden sonra hikaye. Dayı, amca şart bu ülkede.
Eğer iş deneyiminiz yoksa cv’de kendinizi, özelliklerinizi, becerilerinizi anlatmalısınız.